Please use this identifier to cite or link to this item: http://hdl.handle.net/11452/15783
Title: Nectar odor and honey bee foragıng
Other Titles: Nektar kokusu ve bal arısı tarlacılığı
Authors: Wells, Patrick H.
Wenner, Adrian M.
Abramson, Charles I.
Barthell, John F.
Wells, Harrington
Keywords: Nectar
Odor
Honey bee
Pollinator
Nektar
Koku
Bal arısı
Tozlaştırıcı
Issue Date: 2010
Publisher: Uludağ Üniversitesi
Citation: Wells, P. H. vd. "Nectar odor and honey bee foraging". Uludağ Arıcılık Dergisi, 10(1), 36-41.
Abstract: Practical experience has shown that honey bees visit a tremendous variety of flowering plant species, both in terms of flower morphology and floral reward. However, their ability to find “nectar” extends far beyond plants themselves. They are in many respects the ultimate generalist forager, which has been a boon for modern agriculture. But, how can they associate such a variety of “objects” with food? Odors turn out to be a key component in other species of social bees.
Amaç: Bu derlemenin amacı bal arılarında yayılmacı arılar için çiçeklerin yerini bulmada kokunun ne kadar önemli olduğu ve bal arılarının kokuya hassaslığı nedeni ile çiçekleri bulmada en fazla kokuyu kullanmasıdır. TartıĢma: Bal arıları çok sayıda farklı görünüşte ve çiçek ödüllerine sahip çiçekli bitkileri ziyaret etmektedir. Fakat nektarı bulabilme yeteneği bitkilerden çok daha ötesine gitmektedir. Birçok açıdan bal arıları esas genel tozlaştırıcı olarak modern tarımda kabul edilmesine rağmen bal arılarının besinleri yani çiçekleri nasıl bulabildiği anahtar bir soru olmuştur. Neredeyse bir asır önce Von Frisch‘un liderlik yaptığı bu çalışmalarda yayılmacı arılar için çiçeklerin rengi ve kokusunun önemi araştırılmıştır. Bu şekilde yayılmacı arılar renk ve kokuyu ikisini kullanarak çiçeklerin yerini belirlemişitr. Bu çiçeklerin renginin değiştirilmesi durumunda bazı arılar renge bazıları ise kokuya göre çiçekleri ziyaret etmeye devam etmişlerdir. Bu şekilde yayılmacı arılar besin ve koku arasında ilişki kurup tekrar aynı kokuyu aldıklarında bu çiçeklerin yerini hızlı ve direk uçuşla bulabilmektedirler. Kovana başarılı yayılmacı arılar tarafından besin ile birlikte bu çiçeklerin kokusuda getirilir ve bu koku diğer arılar tarafından alınır. Her ne kadar kokuyu öğrenmek için arıların birbirleri ile direk temas haline geçmesi gerekmesede birçok arı birbirini beslerken de bu kokuyu almış olurlar. Bal arıları son zamanlarda çok iyi koku almaları nedeni ile havalaalanlarında patlayıcı ve arazide mayın bulma konusunda bile eğitilmeye başlanmıştır. Bal arısında Gen sıralaması proje araştırma komisyonun da belirttiği gibi 170 koku alıcı genleri belirlenmiş olup bu diğer böceklerin 2 katı civarındadır. Yine komisyonun raporlarına göre bal arısı genomu verileri bal arılarında insandaki gibi iletişimi sağlayacak konuşma-dil genleri olmadığını göstermiştir. Bal arısı dansı ve koku aynı denemede kullanıldığı zaman ve ancak birinin desteklenebileceği kritik çalışmalarda koku hipotezi desteklenmiştir. Son yıllarda robot arı dizayn edilmiş ve robot arı etrafındaki arılara şeker solüsyonu sağladığı ve etrafındaki arılara besinle ilişkili koku verildiği zaman besinin yeri yayılmacı arılar tarafından bulunabilmiştir. Robot arı ile yapılan çalışmalar da kovanda belli bir kokuya şartlanma ve koku araştırma hipotezlerini desteklemektedir. Radar ile izleme çalışmalarında ise yayılmacı arılar üzerlerine monte edilen alıcı-verici ekipman ile takip edilmiş ve yayılmacı arılar sahada koku ile besin ilişkisi olmadığı zaman koku ve dans hipotezlerinden hiç birisi desteklenmemiştir. Sonuç: Koku besinin yerini bulmada belli bir çiçeğe giden yayılmacı arılar için kritik bir öneme sahiptir. Geniş bir çeşitlilik ve koku alıcıların yüksek derecede hassaslığı ekolojik/tarımsal ekonomide bal arılarını esas genel tozlaştırıcı durumuna sokmaktadır. Belli çiçeğe giden yayılmacı arılar yeni bir çiçek kaynağının kokusu kovana geldiğinde bu yeni kaynağa yönelir ve bu kokuyu çevrede araştırmaya başlar. Yayılmacı arıların tek tip veya belli renkte çiçeğe bağımlılığı büyük oranda koku faktörüne bağlıdır. Yeni işçi arıların yayılmacı arılara katılması daha çok kovana getirilen koku ile başlamakta ve bu kokuyu dışarıda aramakla devam etmektedir. Bu yeni yayılmacı arılar kokunun geldiği çiçekleri bulduktan sonra onlarda yayılmacı arılara katılmaktadır. Bu koku tarafından yönlendirilen arıların yayılma işlevi tarımda birçok uygulamalara açıktır.
URI: https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/408635
http://hdl.handle.net/11452/15783
ISSN: 2687-5594
Appears in Collections:2010 Cilt 10 Sayı 1

Files in This Item:
File Description SizeFormat 
10_1_2.pdf217.11 kBAdobe PDFThumbnail
View/Open


This item is licensed under a Creative Commons License Creative Commons