Yenidoğan döneminde saptanan interatriyal septum açıklıklarının doğal seyrinin prospektif izlemi: (Bir ekokardiyografik çalışma)

Abstract

Bu çalışmanın amacı; yenidoğan döneminde saptanan interatriyal açıklık ve anevrizmaların insidansını saptamak, kapanma ve düzelme durumunu izlemek, açıklığın boyutu ve şekli ile spontan kapanma arasındaki ilişkiyi ortaya koymak, duktusun spontan kapanma üzerine etkisini saptamak, atriyal septum anevrizması ile birlikte atriyal aritmi ve mitral valv prolapsusunun görülme sıklığını araştırmaktır. Ocak 2000-Ekim 2001 tarihleri arasında term ve sağlıklı 700 yenidoğan çalışmaya alındı. Muayenede, konjenital kalp hastalığı tanısı alan veya izleme düzenli gelmeyen olgular çalışma dışında bırakıldı ve sonuçta 585 olgu çalışmaya alındı. Olguların 308'si (%52.6) erkek, 277'si (%47.4) kız idi. Ortalama yaş 1.7±1.4 gün (1-7 gün), ortalama gestasyon haftası 39±0.9 hafta (38-42 hafta), ortalama doğum ağırlığı 3.3±0.47 kg (2.5-5 kg) idi. Olguların ortalama izlem süresi 10.6+7.1 ay (1-21 ay) olarak tespit edildi. Tüm olgulara fizik muayene yapıldı, elektrokardiyografi çekildi ve ayrıntılı ekokardiyografik inceleme uygulandı. Ekokardiyografik incelemede, M-mode, iki boyutlu, continuous Doppler, renkli Doppler ekokardiyografi teknikleri kullanıldı. İnteratriyal septum açıklıkları boyutlarına göre dört grupta sınıflandırıldı. İlk çalışmadan sonra olgular, 1. ay, 3. ay ve daha sonra 3 ay aralarla 21 aya kadar izlendi. Kontrollerde olguların fizik muayeneleri ve ekokardiyografik incelemeleri tekrarlandı. İzlem sonunda, interatriyal septum açıklıklarının %98.1'i spontan olarak kapandı. Üç mm'den küçük açıklıklarda 6.2+4.4 aylık izlem sonunda %100 kapanma görüldü. Açıklık boyutları ile kapanma süreleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulundu (p<0.01). Anevrizmalı olgularda görülen açıklıkların, flep tipinde ve birden fazla açıklığı olan olgulardan daha geç kapandığı saptandı (p<0.01). Kız olgularda açık kalma oranının erkek olgulara göre daha fazla olduğu tespit edildi (p<0.05). Atriyal septum anevrizması ile birlikte aritmi ve mitral valv prolapsusu görülme olasılığı açısından istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmadı (p<0.05). Sonuç olarak, yenidoğan döneminde tespit edilen interatriyal açıklıkların, eğer 3 mm'den küçükse ve ek bir kardiyak anomali yoksa, izlenmesine gerek olmadığı düşünüldü. Atriyal septum anevrizması olan ve birden fazla açıklığa sahip olgular, düzenli aralıklarla izlenmeli ve bunların açık kalma olasılığı gözönünde bulundurulmalıdır. Flep tipinde tespit edilen açıklıkların ise diğerlerine göre kapanma olasılığı daha fazladır. Bu sonuçların özellikle, izlenmesi gereken yol ve ailenin bilgilendirilmesi açısından belirgin ip uçları vermesi nedeniyle önemli olduğu düşüncesindeyiz.

The aim of this study was to determine the incidence of interatrialcommunications and atrial septa! aneurysms in a large series of newborninfants, to evaluate the incidence of spontaneous closure of interatrialcommunications and aneurysms, to determine the relationship between thespontaneous closure and the size and type of the interatrial communications,to establish influence of patent ductus arteriosus on the spontaneous closure,to investigate the incidence of mitral valve prolapse and atrial arrhythmia innewborn infants with atrial septa! aneurysm.Between January 2000 and October 2001, a total of 700 asymptomaticand term newborn infants were evaluated. Those infants who had othercongenital heart diseases and those who did not attend on follow-up wereexcluded from the study. The remained 585 newborn infants were followedup. Of the cases, 308 (52.6%) were male and 277 (47.4%) female. Theirmean age at diagnosis was 1. 7±1.4 days (range 1 to 7). The meangestational age was 39±0.9 weeks (range 38 to 42). The mean birth weightwas 3.3±0.47 kg (range 2.5 to 5). The mean follow-up duration was 10.6±7.1months (range 1 to 21). All cases were performed physical examination,electrocardiographic evaluation and echocardiographic evaluation. Onechocardiographic examination, two-dimensional, M-mode, continuousDoppler and color Doppler echocardiography were performed on all cases.The newborn infants were classified into four groups based on the initial size of the interatrial communications. The follow up controls were performed atthe 1st month, 3rd month and every 3 months for a maximum time of 21months. At the each controls, all cases were performed physical examinationand echocardiographic evaluation.At the end of 21st month interatrial communications were closedspontaneously in 98.1 % of cases. In the interatrial communications, smallerthan 3 mm the incidence of spontaneous closure was 100%. There wassignificant correlation between diameter of the interatrial communications andtiming of closure {p<0. 01). The closure time in the cases with septa Ianeurysm is significantly longer than the cases with valve like opening andmultiple fenestrations. In the girls the defects remained open significantlyaccording to the boys (p<0.05). There was no significant correlation betweenmitral valve prolapse and interatrial septal aneurysms and also atrialarrhythmias (p>0.05).In conclusion, these results suggest that the cases with interatrialcommunication smaller than 3 mm do not need the follow-up. Those withatrial septal aneurysm and multiple fenestrations should be followed upbecause these defects can remain open. Spontaneous closure occurredsignificantly earlier in cases whose interatrial communications were valve-likeopening. We think that these results are important to determine naturalcourse of interatrial communications and to inform the parents about thefuture of the defect.