Please use this identifier to cite or link to this item: http://hdl.handle.net/11452/33786
Title: Akut lösemili hastalarda kantitatif in situ hibridizasyon yapılarak flow cytometry ile telomer uzunluğu ölçümü ve prognozla ilişkisi
Other Titles: Measurement of telomere length in patients with acute leukaemia using quantitative in situ hybridization and flow cytometry and it's relationship with prognosis
Authors: Özkalemkaş, Fahir
Özkocaman, Vildan
Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/İç Hastalıkları Anabilim Dalı/Hematoloji Bilim Dalı.
Keywords: Akut lösemi
Telomer uzunluğu
Akım sitometrisi
Prognoz
Acute leukaemia
Telomere length
Flow cytometry
Prognosis
Issue Date: 2002
Publisher: Uludağ Üniversitesi
Citation: Özkocaman, V. (2002). Akut lösemili hastalarda kantitatif in situ hibridizasyon yapılarak flow cytometry ile telomer uzunluğu ölçümü ve prognozla ilişkisi. Yayınlanmamış tıpta uzmanlık tezi. Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi.
Abstract: Ökaryotik hücrelerde kromozom uçlarında yer alan protein DNA tabiatındaki yapılara "telomer" adı verilmektedir. Telomerler kromozomların organizasyonunda yer alarak onları degradasyona karşı korurlar. Her bir hücre bölünmesi ile telomerik yapı giderek kısalmaktadır. Yani telomerlerin uzunluğu hücre bölünmesi açısından sınırlı bir kapasitesi bulunan somatik hücreler için biyolojik bir saat görevi görmektedir. Biz akut lösemili hastalarda telomer uzunluğunu inceledik; tanıda ve remisyon peryodunda rölatif telomer uzunluklarını karşılaştırarak prognostik bir değeri olup olmadığını araştırdık. Bu çalışma 13'ü kadın 8'i erkek, ortanca yaşı 37 ve yaş aralığı 17-66 ve 15'i AML 6'sı ALL olan akut lösemili hastaları içerdi. Tanı, klinik, morfolojik, sitokimyasal ve immünfenotipik özelliklerle konuldu. Rölatif telomer uzunluğu düzeyi flow-floresan in situ hibridizasyon (FISH) metodu ile kemik iliği kan mononükleer hücrelerinde saptandı. Tanı anında 3 hastada kısa telomer 18 hastada uzun telomer boyu gözlendi. Remisyonda ise 11 hastada kısa 10 hastada uzun telomer boyu gözlendi. Telomer uzunluğu ile lökosit sayısı, hemoglobin düzeyi, trombosit sayısı, kemik iliği lösemik blast yüzdesi ve CD34 pozitif hücre yüzdesi dahil labaratuvar parametreleri arasında istatistiksel anlamlı ilişki bulunamadı. Yaşam süresi ve remisyon süresi bakıldığında uzamış ve kısalmış rölatif telomer uzunluklu gruplar arasında istatistiksel anlamlı farklılık bulunmadı. Sonuç olarak bulgularımız rölatif telomer uzunluğu parametresinin analizi hakkında bizim popülasyonumuzun heterojen olduğunu düşündürdü. Bu nedenlerden dolayı akut lösemili hastalarda telomeraz aktivitesi ve telomer uzunluğunun birlikte değerlendirilmesinin kritik önemi vardır.
Protein-DNA natured structures, located at the end of the chromosomes in eucaryotic cells, are called as "telomers". Taking a role in the organisation of chromosomes, telomers protect them against degradation. Telomerical structure gradually gets short with each cell division. That's, the length of telomers, functions as a biological clock for somatic cells which have a limited capability in terms of cell division. We examined and compared the telomere length at the initial diagnosis and during the remission periods in patients with acute leukaemia and evaluated whether it has a prognostic value or not. This study included 21 patients (13 being female and 8 being male) with acute leukaemia. Their median age was 37 years (range 17-66) and 15 patients had AML and 6 patients had ALL. The diagnosis was established on the basis of clinical, morphological, cytochemical and immunophenotypical features. Relative telomere length (RTL) level was determined in bone marrow blood mononuclear cells by flow-FISH method. At the initial diagnosis short telomere length was observed in 3 patients, long telomere length in 18 patients. During the remission period short telomere length was observed in 11 patients, long telomere length in 10 patients. No statistically significant relation could be found between telomere length and laboratory parameters including white blood cell count, Hb level, platelet count percentage of leukaemic blast and percentage of CD34+ cells. When survival and remission times were concerned, no statistically significant difference was observed between the groups of lengthened and shortened relative telomere length. In conclusion, our findings about the analysis of relative telomer length parameters suggest that our population is heterogeneous. For this reason it is critical to evaluate both telomerase activity and telomer length in acute leukaemia patients.
URI: http://hdl.handle.net/11452/33786
Appears in Collections:Tıpta Uzmanlık / Specialization in Medicine

Files in This Item:
File Description SizeFormat 
UZM_00553.pdf
  Until 2099-12-31
867.21 kBAdobe PDFView/Open Request a copy


This item is licensed under a Creative Commons License Creative Commons