Çocuk ve ergen psikiyatrisi polikliğine başvuran anksiyete ve/veya depresyon skalaları yüksek çocuk ve ergenlerdeki komorbidite

Abstract

Bu çalışma ile anksiyete ve depresyon düzeyi yüksek çocuk ve ergenlerde anksiyete depresyon ilişkisi, eşlik eden diğer hastalıklar saptanmaya, oluşabilecek tanı güçlüklerine ışık tutulmaya çalışılmıştır. Çalışma Uludağ Üniversitesi Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Polikliniğine 2000-2002 yılları arasında başvuran, uygulanan Çocuklar için depresyon ölçeği (Kovaks) ile Spielberger'in Durumluk (STAI 1) ve Sürekli (STAI 2) Kaygı Envanterlerinden herhangi biri yüksek puana sahip olan hastalar üzerinde prospektif gerçekleştirilmiştir. Bu kriterlere uyan 8 ile 18 yaşları arasında 45 kız ve 21 erkek olmak üzere toplam 66 hasta çalışmaya dahil edilmiştir. Örneklem grubunda hastaların yaş artışı ile hem depresyon hem süreklik kaygı düzeylerinde artış olduğunu tespit ettik (depresyon için p<0.01, sürekli kaygı için p<0.01). Cinsiyet farklılığına baktığımızda kızların durumluk ve sürekli kaygı düzeylerinin erkeklerden fazla olduğu görülmektedir(Durumluk kaygı için p<0.05, sürekli kaygı için p<0.05). Başvuruda alınan tanılarda Kovaks puanlarının patolojik olup-olmamasına göre anksiyete, depresyon ve diğer hastalıkların oranları bakımından anlamlı derecede farklılık vardır. Bu farklılık Kovaks puanlan patolojik çıkanların lehine tutarlı bulunmuştur(p<0.05). Çalışmamızda depresyon düzeyinin artışı ile durumluk ve sürekli kaygı düzeylerinde de artış olduğunu olduğunu tesbit ettik (p<0.01). Durumluk kaygı ile sürekli kaygı arasında da anlamlı derecede pozitif yönde ilişki bulunmuştur(p<0.01). Araştırmamızda toplam hastalık tanıları sıklık sırasına göre 55 hastada depresyon, 26 hastada anksiyete bozukluğu, 10 hastada disosiyatif bozukluk, 9 hastada davranım bozukluğu, 5 hastada enürezis, 3 hastada hiperkinetik bozukluk, 3 hastada psikosomatik fonksiyon bozukluğu, 3 hastada somatoform bozukluklar, 3 hastada kekemelik, 2 hastada obsesif kompulsif bozukluk, 2 hastada yeme bozukluğu, 1 hastada tik bozukluğu, 1 hastada trikitollamani, -1 hastada enkoprezis şeklinde dağılmaktadır. Hastaların STAI 1 ve STAI 2 puanlarının şiddeti ile başvuruda tanı, ek tanı 1 ve ek tanı 2 arasında negatif yönde anlamlı bir ilişki saptanmıştır(p<0.01). Sonuç olarak, çalışmamızın bulguları ışığında çocuk ve ergen hastalarda depresyon ve anksiyetenin birbirleriyle yakından ilişkili olduğu, yaş ve cinsiyet gibi faktörlere göre değişkenlik gösterdiği, komorbid hastalıkların eşlik ettiği ve etkin bir tedavi yapılabilmesi için erken tanının önemli rol oynadığı söylenebilir.

The aim of this study was to investigate the association of anxiety and depression among children and adolescents with anxiety and depression, comorbid conditions and to enlighten to possible diagnostic difficulties. This study was carried out among the referrals to the outpatient clinic of Child and Adolescent Psychiatry of Uludağ University Faculty of Medicine between 2000-2002. The patients were admistered Children's Depression Inventory (Kovaks), Spielberger State(STAI-1) and Trait (STAI-2) Anxiety scales. The patients, whose scores were found high on either scale, were the objective of our study. 66 patients, 45 girls and 21 boys, aged between 8-18 were enrolled to the study. In the sample group we found the possitive corrolation between age and the increased scores on both depression and STAI-2 scales(p<0.01 for depression, p<0.01 for STAI-2). Investigatig gender differences, we found higher scores on the STAI-1 and STAI-2 scales that were administered to the girls (p<0.05 for STAI-1 and p<0.05 for STAI-2). Regarding Kovaks scores whether they were pathologic or not, there was a significant proportional difference at the initial diagnosis betweendepression and anxiety to the other comorbidities. This significance was foundconsistent with the patients, whose Kovaks scores were higher (p<0.05). We found the possitive correlation between the depression scale scores and STAl-1 and STAl-2 scores (p<0.01). Thus, we found the possitive correlation between STAl-1 and STAl-2 scores (p<0.01 ). In our study, among the overall diagnosis the mostprominent diagnosis were 55 depression, 26 anxiety disorder, 10 dissosiative disorder, 9 behavioral disorder, 5 enuresis, 3 hiperkinetic disorder, 3 psychosomaticfunctional disorder, 3 somatoform disorder 3 stuttering, 2 OCD, 2 eating disorder, 1tic disorder, 1 tricotillomani, 1 encopresis, respectively. We found negative correlation between the severity of the ST Al-1, STAl-2 scores and the initial diagnosis, concomitant diagnosis 1, concomitant diagnosis 2 (p<0.01). We concluded that, there is a close relation between depression and anxiety, affected by gender differences, age and comorbidity. We also conclude that, early diagnosis has an important role for an effective and remmitting treatment.