Kronik atriyal fibrilasyonu olan hastalarda sistemik inflamasyon indeksi, sol ventrikül fonksiyonları ve koroner arter hastalığı yaygınlığı arasındaki ilişkinin retrospektif olarak değerlendirilmesi

Abstract

Giriş Atriyal fibrilasyon (AF), en yaygın görülen klinik aritmi olup altında yatan mekanizmalar oldukça karmaşık ve yeterince açıklanamamıştır. AF’nin sıklıkla kardiyak hastalık ve komorbiditelerle ilişkili olduğu bildirilmiştir. En sık eşlik eden hastalıklar; koroner arter hastalığı, hipertansiyon, kalp kapak hastalığı ve kardiyomiyopatidir. Bununla birlikte, inflamasyonun AF’nin başlamasında ve ilerlemesinde önemli rol oynadığı bildirilmiştir. Ayrıca AF’li hastalarda solatriyumun yapısında veya işlevinde anormallikler ortaya konulmuştur. Solatriyum genişlemiş, fibrotik ve kompliyansı bozulmuştur. Bu nedenle çalışmanın amacı kronik atriyal fibrilasyonlu hastalarda sistemik inflamasyon indeksi (SII) düzeyi ile sol ventrikül fonksiyonları ve Koroner Arter Hastalığı(KAH) yaygınlığı arasındaki ilişkiyi belirlemektir. Gereç ve Yöntem Çalışmamızda 01/01/2015 – 22/07/2022 tarihleri arasında Kronik Atriyal Fibrilasyon tanısı alan 271 hasta ve Sinüs Ritmi olan 301 hastanın kaydı retrospektif olarak incelendi. İnflamatuar parametreleri olarak Albumin, Total Protein, Ürik Asit, ortalama platelet hacmi (MPV), kırmızı hücre dağılım genişliği (RDW), C-reaktif protein (CRP), Nötrofil sayısı/Lenfosit oranı (NLO), Platelet sayısı/Lenfosit oranı (PLO), Lenfosit sayısı/Monosit oranı (LMO) ve SII kullanıldı. Koroner Angiografi yapılan hastaların lezyon darlığı vizüel olarak değerlendirildi. Ekokardiyografide ölçümler yapıldı. Hastalarda KAH yaygınlığı SYNTAX skoruna ve gruplarına bakılarak değerlendirildi. Bulgular Kontrol grubuna oranla AF grubunda bulunan hastalarda Ürik Asit, RDW, CRP,NLO ve SII değeri daha yüksek iken Albumin ve LMO değeri istatistiksel olarak daha düşüktü. Kontrol grubuna oranla AF grubunun LVED çapı, LVES çapı, LA Çapı, Asendan Aort genişliği ve Sistolik Pulmoner Arter Basıncı (sPAB) daha yüksekti. Koroner anjiyografi lezyon yüzdesi 50 ve üzeri olan grubun Albumin ve LMO, koroner anjiyografi lezyon yüzdesi 50 altı olan gruba göre daha düşük; RDW, NLO, PLO ve SII düzeyleri koroner anjiyografi lezyon yüzdesine 50 altı olan gruba göre daha yüksekti. AF grubu hastalarında SYNTAX Skoru ile NLO, PLO, RDW ve SII düzeyleri arasında pozitif; albümin ve LMO ile arasında negatif zayıf ilişki belirlendi. LA çapı ile NLO ve RDW arasında pozitif yönde, Albumin arasında negatif yönde zayıf ilişki saptandı. LVED çapı ile NLO, PLO, RDW, Ürik Asit ve SII düzeyleri arasında pozitif; LMO ile arasında negatif zayıf ilişki belirlendi. LVES çapı ile NLO, PLO, RDW, Ürik Asit ve SII düzeyleri arasında pozitif; LMO ile arasında negatif zayıf ilişki gözlendi. AF ve SR gruplarında AF olmayı etkileyen risk faktörlerini analiz etmek için yapılan çok değişkenli binary lojistik regresyon analizinde artan Ürik Asit, CRP ve LA çapı, AF olma olasılığının artmasıyla ilişkilendirildiği gözlendi.SonuçAF’li hastalarda SII oldukça yüksekti, ayrıca SII’nin sol ventrikül sistol-diyastolfonksiyonları ve koroner arter yaygınlığı ile korele olduğu bulundu. Elde edilen sonuçlar AF'nin altında yatan etiyolojinin daha iyi anlaşılması için yeni bilgilersağlamaktadır. AF gelişiminde enflamatuvar biyo belirteçlerin spesifik mekanizmasını aydınlatmak için gelecekteki araştırmalara ihtiyaç vardır.

Introduction: Atrial fibrillation (AF) is the most common clinical arrhythmia, and the underlying mechanisms are very complex and poorly explained. It has been reported that AF is frequently associated with cardiac disease and comorbidities. The most common accompanying diseases; coronary artery disease, hypertension, heart valve disease and cardiomyopathy. However, inflammation has been reported to play an important role in the initiation and progression of AF. In addition, abnormalities in the structure or function of the left atrium have been demonstrated in patients with AF. Therefore, the aim of study was to determine the relationship between systemic inflammation index (SII) level and left ventricular functions and the prevalance of coronary artery disease (CAD) in patients with chronic atrial fibrillation. Methods: In our study, the records of 271 patients diagnosed with chronic atrial fibrillation and 301 patients with sinus rhythm between 01/01/2015 and 22/07/2022 were retrospectively reviewed. Inflammatory parameters as Albumin, Total Protein, Uric Acid, mean platelet volume (MPV), red cell distribution width (RDW), C-reactive protein (CRP), Neutrophil count/Lymphocyte ratio (NLR), Platelet count/Lymphocyte ratio (PLR), lymphocyte count/monocyte ratio (LMR) and SII were used. Lesion stenosis of the patients who underwent coronary angiography was evaluated visually. Echocardiographic measurement were made. The patients were evaluated according to the prevalence of CAD, SYNTAX score and groups. Results: Compared to the control group, patients in the AF group had higher Uric Acid, RDW, CRP, NLR and SII values, while Albumin and LMR values were statistically lower. Compared to the control group, the LVED diameter, LVES diameter, LA Diameter, Ascending Aortic width and Systolic Pulmonary Arterial Pressure (sPAP) were higher in the AF group. Albumin and LMR of the group with a coronary angiography lesion percentage of 50 and above were lower than the group with a coronary angiography lesion percentage of less than 50%; RDW, NLR, PLR and SII level were higher in the group with a coronary angiography lesion percentage of 50 and above. In AF group patients, there was a positive correlation between SYNTAX Score and NLR, PLR, RDW and SII levels; there was a weak negative correlation with Albumin and LMR. Positive between LA diameter and NLR and RDW; there was a weak negative correlation with Albumin. Positive between LVED diameter and NLR, PLR, RDW, Uric Acid and SII levels; there was a weak negative correlation with LMR. Positive between LVES diameter and NLR, PLR, RDW, Uric Acid and SII levels; there was a weak negative correlation with LMR. In the multivariate binary logistic regression analysis performed to analyze the risk factors affecting AF in the AF and SR groups, it was observed that increased Uric Acid, CRP and LA diameter were associated with an increased probability of AF. Conclusion: In patients with AF, SII was quite high, and SII was found to be correlated with left ventricular systole-diastole functions and prevalence of coronary artery disease. The results obtained provide new information for a better understanding of the underlying etiology of AF. Future research is needed to elucidate the specific mechanism of inflammatory biomarkers in the development of AF.