Bu öğeden alıntı yapmak, öğeye bağlanmak için bu tanımlayıcıyı kullanınız:
http://hdl.handle.net/11452/12996
Başlık: | Der begriff der anerkennung in G.W.F. Hegels Phänomenologie des Geistes und im interkulturellen dialog |
Diğer Başlıklar: | Hegel’in Tinin Görüngübilimi’nde ve kültürlerarası diyalogda tanıma kavramı |
Yazarlar: | Kutlu, Evrim |
Anahtar kelimeler: | G.W.F. Hegel Phänomenologie des Geistes Der begriff der anerkennung Herr und knecht Interkultureller dialog Tinin görüngübilimi Tanınma kavramı Köle ve efendi Kültürlerarası diyalog |
Yayın Tarihi: | 2012 |
Yayıncı: | Uludağ Üniversitesi |
Atıf: | Kutlu, E. (2012). "Der begriff der Anerkennung in G.W.F. Hegels Phänomenologie des geistes und im interkulturellen dialog". Kaygı. Uludağ Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Felsefe Dergisi, 19, 91-103. |
Özet: | Im Mittelpunkt des Vortrags wird der Begriff der “Anerkennung” stehen, wie ihn Hegel in der Phänomenologie des Geistes (PhG, 1807) entwickelt hat. Der Begriff taucht zum ersten Mal im Selbstbewusstseinskapitel auf und hat nicht nur eine funktionale, sondern auch eine kategorial notwendige Bedeutung im Selbstwerdungsprozess des Geistes, worum es in der PhG insgesamt geht. Ausgang meiner Untersuchung ist, dass ich versuche, diesem Begriff der Anerkennung einen für die heutige Diskussionen um interkulturelle Verständigung und Dialog wichtigen und tragfähigen Wert abzugewinnen. Begleitet von der Frage, ob wir die Anerkennung nicht als Bedingung der Möglichkeit, als Voraussetzung jeglicher interkultureller Begegnungen begreifen könnten, suche ich nach Anhaltspunkten bei Hegel, die sich für uns als in dieser Hinsicht wegweisend erweisen könnten. Der Begriff der Anerkennung in der PhG hat aber zunächst eine bestimmte Funktion im Gesamtsystem. Deshalb wird der Aufsatz, zunächst ungeachtet meiner Ausgangsfrage, die Entwicklung des Begriffs in der PhG selbst verfolgen, d.h. darlegen, wie das Selbstbewusstsein durch Anerkennung die Wahrheit der Gewissheit seiner selbst zu erreichen versucht. Am Ende soll diskutiert werden, ob und inwiefern wir dem Hegelschen Begriff der Anerkennung ein interkulturelles Potenzial abgewinnen können oder inwiefern er doch Probleme in sich birgt. Sunumumun merkezini Hegel’in Tinin Görüngübilimi’nde geliştirdiği “tanınma” kavramı oluşturacaktır. Bu kavram Hegel’in bu yapıtında ilk olarak “özbilinç” bölümünde kullanılmaktadır. Tanınma kavramı, Tinin Görüngübilimi’nin ana teması olan, tinin kendi kendisine gelme ve kendisini kavrama süreci içerisinde sadece işlevsel değil, aynı zamanda kategorial zaruri bir önem yüklenmektedir. Araştırmamın cevaplamaya çalıştığı sorulardan biri ise şu idi: Hegel’in tanınma kavramını bugünkü kültülerarası iletişimin ve çok tartışılan kültürlerarası dialogun önkoşulu olarak verimli kılabilir miyiz? Benim, kültürlerarası her tür karşılaşmanın önkoşulu olarak bulmak istediğim tanınma kavramı, Hegel’in felsefesinde (TGb, 1807) öncelikle çok farklı bir bağlamda işlev yüklenmektedir. Dolayısıyla yazım, benim yola çıkış sorumu bir kenara bırakarak, tanınma kavramının Tinin Görüngübilimi’ndeki kendi gelişmesini izleyecektir, yani özbilincin tanınma yoluyla nasıl kendi özpekinliğinin hakikatine ulaşmak istediği tasvir edilecektir. Yazının sonunda ise Hegel'in tanınma kavramından ne gibi kültürlerarası bir potansiyel kazanılabileceği ve yahut böyle bir kavramın hangi problemleri içerdiği tartışılacaktır. |
URI: | https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/271963 http://hdl.handle.net/11452/12996 |
ISSN: | 2645-8950 |
Koleksiyonlarda Görünür: | 2012 Sayı 19 |
Bu öğenin dosyaları:
Dosya | Açıklama | Boyut | Biçim | |
---|---|---|---|---|
2012_19_6.pdf | 366.88 kB | Adobe PDF | Göster/Aç |
Bu öğe kapsamında lisanslı Creative Commons License