Bu öğeden alıntı yapmak, öğeye bağlanmak için bu tanımlayıcıyı kullanınız:
http://hdl.handle.net/11452/13117
Başlık: | The culture of living together, democracy and human rights |
Diğer Başlıklar: | Birlikte yaşama, demokrasi ve insan hakları |
Yazarlar: | Uludağ Üniversitesi/Fen-Edebiyat Fakültesi/Felsefe Bölümü. Çüçen, A. Kadir |
Anahtar kelimeler: | Democracy Human rights Culture City Love Respect and living together Demokrasi İnsan hakları Kültür Kent Secgi Saygı ve birlikte yaşama |
Yayın Tarihi: | 2015 |
Yayıncı: | Uludağ Üniversitesi |
Atıf: | Çüçen, A. K. (2015). "The culture of living together, democracy and human rights". Kaygı. Uludağ Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Felsefe Dergisi, 24, 1-8. |
Özet: | The aim of paper is to show the necessity of human rights, which is the mandatory element of democracy, by putting the relation between democracy and human rights. We can consider the human rights and its compulsory imitative of being the base of democracy is mainly possible by analyzing and redefining all those concepts of ‘human’, ‘rights’, ‘human rights’, ‘the philosophical base of human rights’, ‘culture’, intellect of the city’, ‘love’, ‘respect’ and ‘the culture of living together in the city’ from the philosophical points. This is because philosophy, being producing concepts and with its concept formation structure, will dismiss the possible misunderstandings arising in daily speech. Accurate and vigorous communication is the fundamental clause of living together. Bu bildirinin amacı, demokrasi ile insan hakları arasındaki ilişkiyi kurarak, demokrasinin gerekli bir koşulu olarak insan haklarının zorunluluğunu göstermektir. İnsan haklarını, demokrasinin olmazsa olmaz zemini olarak görmenin açılımını ancak, ‘insan’, ‘hak’, ‘insan hakları’, ‘insan haklarının felsefi temelleri’, ‘kültür’, ‘kent’, ‘kent kültürü’, ‘sevgi’, ‘saygı’ ve ‘birlikte kentte yaşama kültürü’ kavramlarını felsefi açıdan yeniden tanımlamak ve belirgin anlamlarını açıklamak ile olanaklıdır. Çünkü felsefe, kavram üreten ve kavram oluşturan yapısı ile gündelik söylemde ortaya çıkabilecek yanlış anlamları giderecektir. Birlikte yaşamanın temelinde önce doğru ve sağlıklı bir iletişim olmak zorundadır. Bu nedenle, kavramları felsefi açıdan yeniden tanımlarken de ‘acaba birlikte yaşamanın temelinde demokrasi olabilir mi?’ sorusu çerçevesinde insan haklarını ele alıp açıklayacağım. Diğer yandan ise ‘demokrasinin temelinde de insan hakları olabilir mi?’ sorulacak ve buradan da ‘akıl’ ve ‘insanlık’ kavramlarından yola çıkarak, insan haklarını nasıl temellendirebiliriz açıklanacaktır. Sonrada birlikte yaşamanın bir arada gerçekleştiği kent kültüründe, demokrasi ve insan haklarını nasıl ortaya koyabiliriz irdelenecektir. Bu nedenle sunumun en başında insan hakları kavramını felsefi açıdan temellendirmeye ve ne olduğunu ortaya koymaya çalışacağım. Sonuçta ise kent ve kültür kavramlarını açarak birlikte yaşamanın gerçekleştiği gerçek mekânların ne olduğunu ortaya koyup, bu kent kültüründe de özellikle düşünen kent olarak demokrasi ve insan haklarının nasıl ortaya çıkabileceğini gösterip ve buradan da kent kültüründe birlikte yaşamanın olanaklığını göstermeye çalışacağım. |
URI: | https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/271075 http://hdl.handle.net/11452/13117 |
ISSN: | 2645-8950 |
Koleksiyonlarda Görünür: | 2015 Sayı 25 |
Bu öğenin dosyaları:
Dosya | Açıklama | Boyut | Biçim | |
---|---|---|---|---|
2015_25_1.pdf | 164.91 kB | Adobe PDF | Göster/Aç |
Bu öğe kapsamında lisanslı Creative Commons License