Please use this identifier to cite or link to this item: http://hdl.handle.net/11452/21578
Title: Lise öğrencilerinde umudun yordayıcıları olarak algılanan sosyal destek ve benlik saygısı
Other Titles: Social support and self-esteem perceived to be the predictors for hope for the high school students
Authors: Eldeleklioğlu, Jale
Mantar, Mürüvet
Bursa Uludağ Üniversitesi/Eğitim Bilimleri Enstitüsü/Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı/Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bilim Dalı.
Keywords: Umut
Algılanan sosyal destek
Benlik saygısı
Pozitif psikoloji
Hope
Perceived social support
Self-esteem
Positive psychology
Issue Date: 17-Jun-2021
Publisher: Bursa Uludağ Üniversitesi
Citation: Mantar, M. (2021). Lise öğrencilerinde umudun yordayıcıları olarak algılanan sosyal destek ve benlik saygısı. Yayınlanmamış yüksek lisans tezi. Bursa Uludağ Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü.
Abstract: Bu çalışmanın amacı, lise öğrencilerinde algılanan sosyal destek, benlik saygısı ve umut düzeyi arasındaki ilişkileri ortaya koymaktır. Ayrıca bu çalışmada lise öğrencilerinin cinsiyet, sınıf düzeyi, okul türü, kardeş sayısı, ailenin aylık geliri, anne-babanın birliktelik durumu ve aile ortamı gibi demografik değişkenlere göre umut düzeylerinde anlamlı bir farklılık olup olmadığı incelenmiştir. Araştırmanın çalışma grubunu Şanlıurfa’nın Siverek ilçesinde sekiz farklı lisede öğrenim gören 725 lise öğrencisi oluşturmaktadır. Bu araştırmada veri toplama aracı olarak araştırmacı tarafından hazırlanan Kişisel Bilgi Formu ile Bütünleyici Umut Ölçeği, Çok Boyutlu Algılanan Sosyal Destek Ölçeği’nin Gözden Geçirilmiş Formu ve Rosenbeg Benlik Saygısı Ölçeği kullanılmıştır. Araştırmada verilerin analizi için SPSS 22.0 programı kullanılmıştır. Verilerin çözümlenmesinde benlik saygısı ve algılanan sosyal destek düzeylerinin umudu yordamasına ilişkin basit doğrusal regresyon ve çoklu doğrusal regresyon; umut, algılanan sosyal destek ve benlik saygısı arasındaki ilişkiyi incelemek için Pearson korelasyon analizi;çeşitli demografik değişkenlere göre umut puanlarının dağılımı için bağımsız örneklemler için t testi;Kruskal Wallis H-Testi ve tek yönlü varyans analizi yöntemlerinden faydalanılmıştır. Araştırma sonucunda algılanan sosyal destek düzeyinin lise öğrencilerinin umut puanlarını anlamlı şekilde yordadığı ve ölçeğin alt boyutlarının umut üzerindeki göreli önem sırasının ise; aileden algılanan sosyal destek, özel bir insandan algılanan sosyal destek ve arkadaştan algılanan sosyal destek şeklinde olduğu ortaya çıkmıştır. Araştırmada benlik saygısı puanlarının umut düzeyinin anlamlı bir yordayıcısı olduğu tespit edilmiştir. Bağımsız değişkenler olan algılanan sosyal destek ve benlik saygısı birlikte ele alındığında ise umudu yordamada benlik saygısının etki büyüklüğünün daha yüksek olduğu görülmüştür. Araştırmanın diğer bulgularına göre lise öğrencilerinin cinsiyet, sınıf düzeyi, okul türü, kardeş sayısı, anne babalarının birliktelik durumu değişkenlerinin umut puanları üzerinde anlamlı bir etkiye sahip olmadığı belirlenmiştir. Öğrencilerin ailelerinin aylık geliri ve algıladıkları aile ortamına göre umut puanlarında anlamlı farklılıklar olduğu tespit edilmiştir. Buna göre yüksek sosyoekonomik düzeyin yüksek umut düzeyi ile ilişkili olduğu söylenebilir. Aile ortamları açısından ise lise öğrencilerinde demokratik-ılımlı ve mükemmeliyetçi-kuralcı aile ortamında yetişen öğrencilerin, otoriter-katı ve çatışmalı-huzursuz aile ortamlarındaki öğrencilere göre umut puanlarının anlamlı düzeyde daha yüksek olduğu bulunmuştur. Araştırmada elde edilen bulgular literatür ışığında tartışılmış ve araştırmacılara ve uygulayıcılara öneriler sunulmuştur.
The purpose of this study is to demonstrate the relationship between social support, selfesteem, and level of hope among high school students. Furthermore, any meaningful difference in high school students' levels of hope has been analyzed in the contents of this study based on demographic variables such as gender, class school type, number of siblings, family income per month, parents' marital status, and family environment. The study group of this research consists of by 725 high school students from eight different high schools in the district of Siverek in Şanlıurfa Province. The researcher's Personal Data Form, the Integrative Scale of Hope, the Scale of Multi Dimensionally Perceived Social Support, and the Rosenbeg Self- Esteem Scale were used to collect data. The SPSS 22.0 program was used to analyze the data in the studies. In the analysis of the data, simple linear regression and multi linear regression for the predictions for hope in view of self esteem and the perceived social support level was in use while Pearson correlation analysis was used to scrutinize the relationship between the hope, perceived social support and self-esteem t-tests Kruskal Wallis H - Test and one-way variance analysis were conducted for the distribution of the hope scores and independent sampling purposes. In this study, it was concluded that the hope scores of high school students were predicted in the most meaningful way based on the perceived social support level, and the respective order of significance of the scale's sub-dimensions was the social support perceived to be provided by families, social support from someone special, and social support from friends. In this study, it was also discovered that self-esteem scores are a significant predictor of the level of hope. When compared to social support and self-esteem, which are thought to be independent variables, it has been observed that self-esteem has a far greater influence on the prediction of hope. According to the study's other findings, variables such as gender, class, type of school, number of siblings, and parents' marital status have no meaningful impact on hope scores. There were significant differences in hope scores based on the families' monthly incomes and perceived family environment. As a result, it can be argued that the higher the socioeconomic level, the greater the level of hope. The hope scores of high school students from democratic, moderate, and perfectionist-rule-based families were found to be significantly higher than those from peremptory-strict, conflicting, and uncomfortable families. The findings obtained through the study have been discussed in light of the literature and recommendations have been presented to the researchers and implementers.
URI: http://hdl.handle.net/11452/21578
Appears in Collections:Eğitim Bilimleri Yüksek Lisans Tezleri / Master Degree

Files in This Item:
File Description SizeFormat 
Mürüvet_MANTAR.pdf1.59 MBAdobe PDFThumbnail
View/Open


This item is licensed under a Creative Commons License Creative Commons