Bu öğeden alıntı yapmak, öğeye bağlanmak için bu tanımlayıcıyı kullanınız:
http://hdl.handle.net/11452/2461
Başlık: | Kedilerde femur'un orta diyafizer transversal kırıklarının biyoçözünebilir ve titanyum mini plaka ile osteosentezi sonrası kırık iyileşmelerinin klinik ve radyolojik olarak karşılaştırmalı değerlendirilmesi |
Diğer Başlıklar: | Clinical and radiological evaluation of comparative healing of fracture after transverse mid-diaphysial fracture of femur by bioresorbable and titanium mini plate with osteosynthesis in cats |
Yazarlar: | Yanık, Kemal Akgül, Mustafa Barış Uludağ Üniversitesi/Sağlık Bilimleri Enstitüsü/Cerrahi Anabilim Dalı. |
Anahtar kelimeler: | Kedi Femur Mini titanyum plak Rezorbe olabilen plak Diyafizer kırık Osteosentez Cat Femur Mini titanium plate Resorbable plate Diaphyseal fracture Osteosenthesis |
Yayın Tarihi: | 2014 |
Yayıncı: | Uludağ Üniversitesi |
Atıf: | Akgül, M. B. (2014). Kedilerde femur'un orta diyafizer transversal kırıklarının biyoçözünebilir ve titanyum mini plaka ile osteosentezi sonrası kırık iyileşmelerinin klinik ve radyolojik olarak karşılaştırmalı değerlendirilmesi. Yayınlanmamış doktora tezi. Uludağ Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü. |
Özet: | Bu çalışma, Ekim 2012-Şubat 2014 tarihleri arasında Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi Cerrahi Anabilim Dalı Küçük Hayvan Kliniği'ne getirilen ve femurun orta diyafizer kırığı tespit edilen değişik ırk, yaş ve cinsiyetteki kedilerden oluşan toplam 10 olgu üzerinde gerçekleştirilmiştir. Bu tezin yapılmasındaki amaç, gelişen teknoloji sayesinde yeni materyaller ile üretilmiş olan plakların ülkemizde kedilerde kırıkların sağaltımında uygulama alanı bulmasını sağlamaktır. Bu çalışmada, insan hekimliğinde özellikle kafatası kemikleri, parmak kemikleri ve çene kemiklerinin kırıklarının sağaltımlarında kullanılan titanyum mini plak ve rezorbe olabilen plağın kedilerde femur kırıklarının sağaltımlarında fonksiyonel bir iyileşme sağlayabilecek yeterlikte olup olmadıkları'nın klinik ve radyolojik olarak değerlendirilerek saptanmasını, yeterli bulunduğunda tibia, humerus ve radius gibi uzun kemiklerin kırıklarının sağaltımlarında da uygulamayı amaçladık. Çalışmada; klinik ve radyolojik muayeneler sonucu femur'un orta diyafizer transversal kırığı saptanan kedilerde genel anestezi altında işlem gerçekleştirilmiştir. Femur'a lateral yaklaşım yoluyla ulaşılmıştır. Plaklar, kırığın lateral yüzüne proksimal fragmente 5 adet ve distal fragmente 5 adet vida gelecek şekilde uygulanarak fiksasyon gerçekleştirilmiştir. Mini titanyum plaklardan 5 adet ve rezorbe olabilen plaklardan 5 adet olmak üzere toplam10 olgu üzerinde gerçekleştirildi. Postoperatif dönemde antibiyoterapi ve analjezi uygulamaları yapılarak hastalar hospitalize edilmiştir. Olgularda kırık fiksasyonunu takiben 12- 16 saat içinde hem titanyum hemde rezorbe olabilen plaklarda kırılma ya da bükülme sonucu kırık stabilizasyonunun bozulduğu gözlenmiştir. Takip eden revizyon işleminde de aynı sonuçlar alınmıştır. Rush pin ile osteosentez uygulanarak hastalarda iyileşme sağlanmıştır. Sonuç olarak; kırığı oluşturan kuvvetlerin çok fazla etkilediği femur'un diyafiz bölgesinde mini titanyum plağın ve 2,5 mm rezorbe olabilen plağın klinik olarak kullanımlarının yararlı olmadığı sonucuna varılmıştır. The material of the study consisted of 10 cats from different breeds, ages and gender which were presented to The Clinic of Small Animal Surgery, Faculty of Veterinary Medicine, University of Uludag, between October 2012-February 2014 because of a transverse mid- diaphyseal fracture. The aim of the present study was to evaluate disponibility of the plates produced by new materials through developing technology on treatment of fractures in cats. In this study, we aimed to clinical and radiological evaluation of whether titanium mini plates or resorbable plates, especially used in human medicine for scull, jawbone and digital fractures, are competent to functional healing of femoral fractures in cats and if in that case to use these plates on treatment of fractures of long bones like tibia, humerus and radius in cats. In this study, the cats were diagnosed with transverse mid- diaphyseal fracture after clinical and radiographical examinations were operated under general anhestesia. The femur was reached via the lateral approach and the plate was placed to the lateral side of proximal and distal fragments of the femur with five screws for each fragment. Fixations were done by mini titanium plates in five cases, while in other five cases were done by absorbable plates. After fixations, the patients were hospitalized and were recieved proper antibiotheraphy and analgesia during postoperative period. Following 12 to 16 hours fixation of the fractures in patients, it was observed that complications of stabilization via broken or bended plates. The fixation process was repeated however, same impaired stabilization issues were arised and recuperation of patients was succesfully established by osteosenthesis using rush pin fixation. As a result, it was concluded that clinical usages of mini titanium or 2,5 mm absorbable plates in fixation of diaphysial femur fracture in cats are useless. |
URI: | http://hdl.handle.net/11452/2461 |
Koleksiyonlarda Görünür: | Sağlık Bilimleri Doktora Tezleri / PhD Dissertations |
Bu öğenin dosyaları:
Dosya | Açıklama | Boyut | Biçim | |
---|---|---|---|---|
390165.pdf | 1.95 MB | Adobe PDF | Göster/Aç |
Bu öğe kapsamında lisanslı Creative Commons License