Bu öğeden alıntı yapmak, öğeye bağlanmak için bu tanımlayıcıyı kullanınız: http://hdl.handle.net/11452/27715
Başlık: Son 10 yılda senkop nedeniyle merkezimize başvuran 4-18 yaş aralığındaki hastaların etiyolojik olarak değerlendirilmesi ve sonuçları
Diğer Başlıklar: Etiological evaluation and resuts of patients between 4-18 years age who applied to our center due to syncope for the last 10 years
Yazarlar: Çil, Ergün
Yavuz, Gülcan
Bursa Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı.
Anahtar kelimeler: Senkop
Bayılma
Nörokardiyojenik senkop
Syncope
Fainting
Neurocardiogenic sncope
Yayın Tarihi: 2021
Yayıncı: Bursa Uludağ Üniversitesi
Atıf: Yavuz, G. (2021). Son 10 yılda senkop nedeniyle merkezimize başvuran 4-18 yaş aralığındaki hastaların etiyolojik olarak değerlendirilmesi ve sonuçları. Yayınlanmamış tıpta uzmanlık tezi. Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi.
Özet: Senkop beyin kan akımındaki azalmaya bağlı olarak gelişen ani, geçici şuur ve tonus kaybı olup müdahale gerektirmeden kendiliğinden düzelen bir tablodur. Erişkin döneme kadar çocukların yaklaşık %15-25 kadarı en az bir defa senkop atağı yaşamaktadır. Özellikle 8-18 yaş aralığında sık görülmekte olup bu yaşlarda kız çocuklarında sıklık giderek artmaktadır. Erişkin yaş grubunda senkop sıklıkla kardiyak nedenlere bağlı olsa da, çocuklarda durum bunun aksi yönündedir. Çocuklarda senkopun en sık nedeni otonomik disfonksiyona bağlı olarak gelişen nörokardiyojenik (vazovagal) senkoptur. Senkopu olan az sayıda hastada ise neden, hayatı tehdit eden ve mortalitesi yüksek bir hastalık da olabilir. Bu nedenle bu hastalar tetkik edilirken ileri teknoloji ürünlerinin kullanılması maliyeti artırmakta ve bu pahalı tetkiklerin kullanılması klinisyeni her zaman doğru tanıya götürmemektedir. Bizim bu çalışmadaki amacımız merkezimize son 10 yılda senkopla başvuran hastaların retrospektif olarak sosyo-demografik, etiyolojik, tanısal açıdan değerlendirilmesi ve yaş gruplarına göre hastaların karşılaştırılmasıdır. Hastaların çoğunda kardiyak patoloji saptanmadığı ön görülerek yapılan detaylı tetkiklerin gereklilik açısından tartışılması amaçlanmıştır Çalışmamıza 264 hasta alındı ve bu hastalar 4-8 yaş, 9-13 yaş, 14-18 yaş olarak gruplandırıldı. Hastaların başvuru anındaki yaşı, cinsiyeti, senkop tekrarlama öyküsü, presenkop semptomları, senkop süresi ve ekg bulguları değerlendirildi. Hastalar vazovagal senkop, ortostatik hipotansiyon, aritmi, kapak patolojisi, epilepsi, intrakraniyal patoloji olarak 6 ana tanı başlığı altında toplanıp bu gruplar birbirleriyle karşılaştırıldı. Çalışmaya dahil edilen 264 hastanın 147’si (%55,7) kız idi. Hastaların ortalama yaşı 11 olarak bulundu. İlk başvuru yeri 124 (%47) hastada çocuk acil servis idi. En sık senkop nedeni vazovagal senkop olup (%57,3), kızlarda vazovagal senkop oranı daha fazlaydı. Hastaların yaş gruplarına ayrılması sonrası alt grup analizinde; 9-13 yaş grubunda vazovagal senkop tanı oranı, 4-8 ve 14-18 iii yaş grubuna göre daha yüksekti (p<0,05). Hastaların EKG değerlendirmesinde 42 hastada aritmi mevcuttu ve bu hastalar kardiyoloji polikliniğinde ritim Holter ile değerlendirildi. Hastaların 17’si uzun QT sendromu, 10 hasta ventriküler ekstrasistol, 9 hasta Wolff-Parkinson-White sendromu, 6 hasta Brugada sendromu tanısı aldı. Ekokardiyografi yapılan 246 hastanın 30’unda (%12,1) senkop ilişkili kardiyak patoloji saptanırken 201 hastada (%81,7) ekokardiyografi sonucu normal ve 15 hasta (%6,2) senkop ilişkisiz patoloji olarak değerlendirildi. Sonuç olarak; çalışmamızdan elde ettiğimiz veriler daha önceden yapılmış olan çalışmalarla benzerlik göstermektedir. Çocuklarda en sık senkop nedeni vazovagal senkop olup kızlarda bu oran daha yüksektir. Hastaların ekokardiyografilerinde %12,1 hastada senkop ilişkili patoloji saptanmıştır. Elektrokardiyografi ile 42 hastanın ritim bozukluğu saptanmış ve holter ile doğrulanmıştır. İlk başvuruda ayrıntılı anamnez, fizik muayene ve basit tanısal tetkikler ile bir çok hastanın tanısı öngörülebilmektedir.
Syncope is a sudden temporary loss of consciousness and tone that develops due to a decrease in cerebral blood flow and resolves spontaneously without intervention. Approximately 15-25% of children experience at least one episode of syncope until their adulthood. It is especially common between the ages of 8 and 18, and the frequency increases gradually in girls at these ages. Although syncope is often due to the cardiac causes in the adult age group, this is not usual in children. The most common cause of syncope in children is neurocardiogenic (vasovagal) syncope due to the autonomic dysfunction. In a small number of patients with syncope, it might be a life-threatening disease with high mortality. Therefore, the use of advanced technology products increase the cost while examining these patients, and the use of these expensive tests do not always lead the clinician to the correct diagnosis. Our goal in this study was to retrospectively evaluate the patients who applied to our center in the last 10 years in terms of socio-demographic, etiological and diagnostic aspects and to compare the patients according to their age groups. It was aimed to discuss the necessity of detailed examinations by predicting that cardiac pathology was not detected in most of the patients. In our study 264 patients were included and these patients were grouped into three age groups, 4-8 years old, 9-13 years old and 14-18 years old. Patients' age at admission, gender, history of syncope recurrence, presyncope symptoms, duration of syncope, hemoglobin value in complete blood count and electrocardiography (ECG) findings were evaluated. The patients were grouped under six main diagnostic headings as vasovagal syncope, orthostatic hypotension, arrhythmia, cardiac valve pathology, epilepsy, and intracranial pathology. These groups were compared with each v other. Of the 264 patients included in the study, 147 (55,7%) were girls. The mean age of the patients was found to be 11 years old (4-18). 124 patients (47%) were admitted to the pediatric emergency service. The most common cause of syncope was vasovagal syncope (57,3%), and the rate of vasovagal syncope was higher in girls. In the subgroup analysis, the patients were divided according to their age groups. The rate of vasovagal syncope diagnosis was higher in the 9-13 age group compared to the 4-8 and 14-18 age groups (p <0,05). In the ECG evaluation of the patients, 42 patients had arrhythmia and these patients were evaluated with a rhythm Holter in the cardiology outpatient clinic. Seventeen patients were diagnosed with long QT syndrome, 10 patients had ventricular extrasystole, 9 patients had Wolff-Parkinson-White syndrome, and 6 patients had Brugada syndrome. With echocardiography 30 patients 12,1% patients had syncope-related cardiac pathology, 201 patients (81,7%) had normal echocardiography findings and 15 patients (6,2%) were diagnosed with syncope due to the unrelated pathology. In conclusion, the data we obtained from our study was similar to the previous studies. The most common cause of syncope in children was vasovagal syncope and this rate was higher in girls. By echocardiography syncope-related pathology was found in 12% patients. The electrocardiography evaluated at the first admission revealed rhythm disturbances in 42 patients and this was confirmed by Holter. Diagnosis of many patients can be predicted with detailed anamnesis, physical examination, and simple diagnostic tests at the first application.
URI: http://hdl.handle.net/11452/27715
Koleksiyonlarda Görünür:Tıpta Uzmanlık / Specialization in Medicine

Bu öğenin dosyaları:
Dosya Açıklama BoyutBiçim 
Gülcan_Yavuz.pdf513.09 kBAdobe PDFKüçük resim
Göster/Aç


Bu öğe kapsamında lisanslı Creative Commons License Creative Commons