Bu öğeden alıntı yapmak, öğeye bağlanmak için bu tanımlayıcıyı kullanınız: http://hdl.handle.net/11452/30832
Başlık: Ovarian tumour in a bitch: Diagnosis, surgery and recovery
Diğer Başlıklar: Bir köpekte ovaryum tümörü: Teşhis, cerrahi ve iyileşme
Yazarlar: Darbaz, İsfendiyar
Ergene, Osman
Aslan, Selim
Uludağ Üniversitesi/Veteriner Fakültesi/Patoloji Anabilim Dalı.
Sönmez, Gürsel
AAP-7233-2020
55167435000
Anahtar kelimeler: Veterinary sciences
Bitch
Ovarian tumour
Cystadenoma
Dog
Teratoma
Köpek
Ovaryum tümörü
Kist adenom
Yayın Tarihi: 2-Haz-2017
Yayıncı: Kafkas Üniversitesi Veteriner Fakültesi Dergisi
Atıf: Darbaz, İ. vd. (2017). ''Ovarian tumour in a bitch: Diagnosis, surgery and recovery''. Kafkas Üniversitesi Veteriner Fakültesi Dergisi, 23(5), 839-842.
Özet: A 12 year old dog was submitted for a routine pregnancy examination. The information received from the owner was that the animal had been mated 45 days previously. During abdominal palpation, a hard, round mobile structure was detected. Extension of the tumour from the right ovary into the abdomen was determined by ultrasonography. Hemogram, blood biochemistry, estradiol and serum progesterone analyzes were performed before surgery. An ovariohysterectomy was performed and 1.6 L of ascites fluid aspirated. A tumour in the right ovary weighing 1.3 kg was detected. Histopathological examination revealed ovarian papillary cystadenoma. One month after the operation, the animal showed good general condition, however, five months after the operation, the state of health deteriorated. Euthanasia followed this, because the metastases were detected in the repeated laparotomy operation. As a result, Increased serum E2 and E2/ P4 ratio (3.15), and sonographically detectable abdominal mass and ascites could be useful for the dectection of the ovarian tumour in bitch. In case of rapidly growing papillary adenomas, frequent post-operative controls should be recommendable.
Oniki yaşında köpek gebelik kontrolü için getirildi. Alınan anamnezde köpeğin 45 gün önce çiftleştiği bilgisi verildi. Abdominal palpasyonda yuvarlak, sert kıvamda hareketli bir yapının olduğu hissedildi. Ultrasonografik muayenede sağ ovaryumla bağlantılı tümöral yapının varlığı saptandı. Cerrahi operasyon öncesi hemogram, kan biyokimya, estradiol ve serum progesteron analizleri yapıldı. Yapılan Ovariohysterektomi operasyonu ile abdomendeki asites aspire edildi (1.6 L). Sağ ovaryumdaki tümörün 1.3 kg ağırlığında olduğu tespit edildi. Histopatolojik kontroller sonucunda ovaryum papillar kist adenom tanısını konuldu. Ameliyattan bir ay sonra, hayvanın genel durumunun iyi olduğu, ancak ameliyattan beş ay sonra sağlık durumu kötüleştiği tespit edildi. Bu durum ardından tekrardan yapılan laparatomi operasyonunda metastazlar tespit edildiği için ötenazi uygulandı. Sonuç olarak, artmış serum E2 ve E2/P4 oranı (3.15) ile ultrasonografik olarak saptanabilen abdominal kitle ve asides varlığı ovaryum tümörünün tanısı bakımından önem taşımaktadır. Hızla büyüyen papiller adenomlar durumunda sık post-operatif kontroller yapılması önerilebilir.
URI: https://doi.org/10.9775/kvfd.2017.17718
https://vetdergikafkas.org/uploads/pdf/pdf_KVFD_L_2117.pdf
http://hdl.handle.net/11452/30832
ISSN: 1300-6045
Koleksiyonlarda Görünür:Scopus
TrDizin
Web of Science

Bu öğenin dosyaları:
Dosya Açıklama BoyutBiçim 
Sönmez_vd_2017.pdf1.34 MBAdobe PDFKüçük resim
Göster/Aç


Bu öğe kapsamında lisanslı Creative Commons License Creative Commons