Bu öğeden alıntı yapmak, öğeye bağlanmak için bu tanımlayıcıyı kullanınız:
http://hdl.handle.net/11452/33360
Başlık: | Tamoksifen kullanan meme kanserli kadınlarda endometriumun değerlendirilmesinde transvaginal B-mode ultrasonografi, doppler ultrasonografi ve histerosonografinin yeri |
Diğer Başlıklar: | Role of transvaginal B-mode ultrasonography, doppler ultrasonography and hysterosonography in the evaluation of the endometrium in women with breast cancer using tamoxifen |
Yazarlar: | Esmer, Ahmet Yıldırım, Melike Omak Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı. |
Anahtar kelimeler: | Tamoksifen Transvaginal ultrasonografi Doppler ultrasonografi Histerosonografi Tamoxifen Transvaginal ultrasonography Doppler ultrasonography Hysterosonography |
Yayın Tarihi: | 2001 |
Yayıncı: | Uludağ Üniversitesi |
Atıf: | Yıldırım, M. O. (2001). Tamoksifen kullanan meme kanserli kadınlarda endometriumun değerlendirilmesinde transvaginal B-mode ultrasonografi, doppler ultrasonografi ve histerosonografinin yeri. Yayınlanmamış tıpta uzmanlık tezi. Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi. |
Özet: | Tamoksifen kullanan meme kanserli kadınların endometrial patoloji açısından taranmasında kullanılacak ideal teşhis yöntemi tartışmalıdır. Bu çalışmada transvaginal ultrasonografi, doppler ultrasonografi ve histerosonografi karşılaştırılarak, tarama amacıyla kullanılabilecek en uygun yöntem / yöntemler kombinasyonu belirlenmeye çalışılmıştır. Ocak 2000 ile Ocak 2001 tarihleri arasında Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları Ve Doğum Anabilim Dalı polikliniğine başvuran tamoksifen kullanan meme kanserli 60 asemptomatik hasta çalışma grubunu oluşturdu. Günde 20 mg tamoksifen kullanan tüm hastalar, transvaginal ultrasonografi, doppler ultrasonografi, histerosonografi ve endometrial biyopsi ile değerlendirildi. Altı ay sonra kontrol için başvuran 24 hastada aynı işlemler tekrarlandı. Endometrial biyopsi bulguları altın standart kabul edilerek tanısal amaçla kullanılan üç testin ve bu testlerin çeşitli kombinasyonlarının belirleyicilikleri hesaplandı. Hastaların yaş ortalaması 50,3 ± 10,2 (dağılım:29-82) idi. Kırkdört hasta postmenopozal, 16 hasta premenopozal dönemdeydi. Ortalama tamoksifen kullanım süresi 20,7 ± 16,1 (dağılımı:2-60 ay) idi. Tamoksifen kullanım süresi ile endometrial patoloji görülme sıklığı arasında ilişki yoktu. (p:0,12) Endometrial kalınlık ortalaması 7,9 ±5,1 (1,0-24,5) mm olarak saptandı. Endometrium 60 hastanın 29'unda (%48) heterojen, 31'inde (%52) homojen, 39'unda (%65) hiperekojen, 2'inde (%3) hipoekojen olarak görüldü. Onsekiz hastada (%30) endometriumda kistik değişiklikler görülürken, 5 hastada (%8) endometrial kavitede sıvı vardı. Sağ ve sol uterin arter doppler ölçümleri ile endometrial patoloji arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulunmadı. Histerosonografide endometrium anterior ve posterior yapraklan toplamının ortalaması 4,8 ±3,4 (1,5-24) mm bulundu. Histerosonografide 7 hastada (%12) kavitede lezyon tespit edildi. Histerosonografi ile 7 hastada tespit edilen intrakaviter lezyonların 6 hastada polip, 1 hastada submüköz myom olduğu görüldü. Endometrial örneklemelerde; 44 hastada (%73) atrofik endometrium, 5 hastada (%8) sekretuar endometrium, 2 hastada (%3) proliferatif endometrium, 6 hastada (%10) polip, 1 hastada (%2) basit atipisiz hiperplazi, 1 hastada (%2) kompleks atipili hiperplazi, 1 hastada (%2) endometrium kanseri olarak bulundu. B - mode transvaginal ultrasonografi ile endometrial kalınlık, uterusun transvers boyutu, uterusun anteroposterior boyutu, uterin volum, histerosonografide kavitede lezyon varlığı ve endometrium anterior ve posterior yaprakların toplamı endometrial patolojiyi belirlemede anlamlı parametreler olarak bulundu. Transvaginal ultrasonografide endometrial kalınlık eşik değeri 9,5 mm alındığında patolojiyi belirlemede sensitivitesi %89, spesifisitesi %78, doğruluk oranı %80 bulundu. Histerosonografide endometrium anterior ve posterior yaprakları toplamı eşik değeri 5,5 mm alındığında sensitivite %78, spesifisite %83, doğruluk oranı %83 bulundu. Histerosonografide kavitede lezyon varlığının sensitivitesi %66, spesifitesi %98, doğruluk oranı %93 olarak bulundu. Tamoksifen kullanan hastaların takibinde dilatasyon küretaj( D&C) hala altın standart değerini korumaktadır. Transvaginal ultrasonografi; özellikle tamoksifen kullanımına bağlı endometrial değişiklikler olmak üzere, bazı endometrial patolojilerin tanısında yetersiz kalmaktadır. Bu hastalarda endometriumda kalınlık artışı, kistik değişiklikler görüldüğünde, önce endometrial biyopsi yapmak yerine histerosonog rafi uygulanarak kavitenin ve endometrial kalınlığın daha net görüntülenmesi sağlanarak transvaginal ultrasonografinin hata payı düşürülebilir ve gereksiz invazif girişimler yapılmamış olur. The ideal method for endometrial screening of breast cancer patients treated with tamoxifen is under debate. In this study, the most valuable method or combinations of them were investigated by comparing transvaginal ultrasonography, Doppler ultrasonography and hysterosonography. Sixty breast cancer patients treated with tamoxifen, asymptomatic for gynecologic disorders, admitted to the Gynecology and Obstetrics Department of Uludag University Medical School between January 2000 and January 2001 were included in the study group.All the patients receiving tamoxifen 20 mg I day were assessed by transvaginal US, Doppler US, hysterosonography and endometrial biopsy. The same diagnostic procedures were repeated when 24 of the patients applied for control six months later. The predictiveress of these three diagnostic tests and various combinations of them were investigated, accepting the endometrial biopsy as gold standard. Mean age was 50.3±10.2 (range:29-82); 44 patients at postmenopausal and 16 patients at premenopausal status. Mean tamoxifen administration time was 20.7±16.1 (range:2-60 months) months. Tamoxifen administration time and endometrial pathology incidence were irrelevant (p:0.12). The mean endometrial thickness was 7.9±5.1 mm(1.0-24.5 mm). Endometrium was heterogeneous in 29 of 60 patients (%48), homogeneous in 31 (%52), hyperechoic in 39 (%65) and hypoechoic in 2 (%3). Endometrial cystic changes were depicted in 18 (%30), while there was endometrial fluid in 5 patients (%8). There was no statistically significant relationship between the right and left uterine artery Doppler measurements and endometrial pathology. The mean value of anterior and posterior plates of endometrium was 4.8±3.4 mm (1.5-24mm) at hysterosonography. Cavitary lesion was detected at hysterosonography in 7 patients (%12); 6 of them being polyps and 1 of them a submucous myoma.Endometrial samplings revealed atrophic endometrium in 44 patients (%73), secretory endometrium in 5 (%8), proliferatif endometrium in 2 (%3), polyp in 6 (%10), simple hyperplasia without atypia in 1 (%2) and endometrial carcinoma in 1 patient (%2). Endometrial thickness, transvers and anteroposterior dimensiens of the uterus, uterine volume, presence of cavitary lesions at hysterosonography and the sum of anterior and posterior plates of endometrium measured by B-mode transvaginal US were found to be meaningful parameters for predicting endometrial pathology. When the threshold valve for endometrial thickness was considered 9,5 mm at transvaginal US, the sensitivity of predicting pathology was %89, specificity % 78 and the rate of correctness was %80. Sensitivity was found to be % 78, specificity %83 and correctness rate %83 when the threshold value for sum of the anterior and posterior plates of endometrium at hysterosonography was considered 5,5 mm. Sensitivity was found to be %66, specificity %98 and correctness rate %93 when presence of cavitary lesions at hysterosonography. For the follow-up of tamoxifen treated patients, D&C still preserves it's gold standard value.Transvaginal US is insufficient for the diagnosis of same endometrial pathologies especially for endometrial changes due to tamoxifen administration. In these patients, when endometrial thickness and cystic changes are observed, hysterosonography can be done prior to endometrial biopsy for better visualization of endometrial cavity and endometrial thickness, so the false positive rate of transvaginal US can be lowered and unneccessary invasive procedures can be prevented. |
URI: | http://hdl.handle.net/11452/33360 |
Koleksiyonlarda Görünür: | Tıpta Uzmanlık / Specialization in Medicine |
Bu öğenin dosyaları:
Dosya | Açıklama | Boyut | Biçim | |
---|---|---|---|---|
UZM_00515.pdf A kadar 2099-12-31 | 1.81 MB | Adobe PDF | Göster/Aç Bir kopya isteyin |
Bu öğe kapsamında lisanslı Creative Commons License