Bu öğeden alıntı yapmak, öğeye bağlanmak için bu tanımlayıcıyı kullanınız: http://hdl.handle.net/11452/3431
Başlık: İbn Rüşd'de burhan
Diğer Başlıklar: Ibn Rushd on demonstration
Yazarlar: Aydınlı, Yaşar
Birgül, Mehmet
Uludağ Üniversitesi/Sosyal Bilimler Enstitüsü/Felsefe ve Din Bilimleri Anabilim Dalı/İslam Felsefesi Bilim Dalı.
Anahtar kelimeler: İslam felsefesi
İbn Rüşd
Aristoteles
Burhan
Bilimsel kanıtlama
Bilimsel bilgi
Menon paradoksu
Ibn Rushd
Philosophy of Islam
Demonstration
Scienstific knowledge
Epistemology
Aristotle
Menon
Yayın Tarihi: 6-Eyl-2009
Yayıncı: Uludağ Üniversitesi
Atıf: Birgül, M. (2009). İbn Rüşd'de burhan. Yayınlanmamış doktora tezi. Uludağ Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü.
Özet: İbn Rüşd'ün burhan teorisi, tıpkı Aristoteles'te olduğu gibi, varoluşun iki katmanda yani zorunlu ve mümkün kategorilerinde tezahür ettiğini saptamaktadır. O halde burhani yani burhana dayalı bilgi, zorunlulukla ilgilidir. Bu nedenle belirli bir zamanda ve belirli bir mekânda değil, tüm zaman ve mekânlarda geçerli olan olgular, burhan teorisi kapsamında incelenmelidir. Kesinlik ifade eden hakikat, ancak burhani olan bilgi ile elde edilebilir. Burhani bilgi, idrak edilen bilgi türleri uyarınca, tasavvur ve tasdik olmak üzere iki bölümde ele alınmalıdır. Bunlardan ilki yani tasavvur, bize, nesnelerin mahiyetine ilişkin bilgiyi yani tanımı vermektedir. Bir var olanın ne olduğuna ilişkin kavrayışımız anlamına gelen tasavvurların birleştirilmesiyle tasdik eylemi meydana gelir. Akıl yürütme anlamındaki tasdik, bize, var olanlar arasındaki zorunluluk bağı üzerinden varlıklar arasındaki ilişkileri vermektedir. Böylece hakikatin bilgisi tamamlanmakta ve bir şeyin ne olduğu ve niçin öyle olduğu kavranmaktadır.
The theory of demonstration of İbn Rushd, like that of Aristotle, divides existence into two categories necessary and contingent. The knowledge depended on demonstration deals with necessity. For this reason, the facts that are effective on all times and spaces not certain time and space, should be studied in theory of demonstration. The truth expressed necessity can be attained only by demonstrative knowledge.The demonstrative knowledge should be dealt into two parts as reflection and affirmation in accordance with types of knowledge perceived. The first reflection gives us the knowledge about the nature of things that is definition. The act of affirmation occurs by unifying reflections meant our conception on what an existent is. Affirmation in the sense of deduction gives us relations between beings through the line of necessity. Thus the knowledge of the truth completes and then one can comprehend what a thing is and why it is so.
URI: http://hdl.handle.net/11452/3431
Koleksiyonlarda Görünür:Sosyal Bilimler Doktora Tezleri / PhD Dissertations

Bu öğenin dosyaları:
Dosya Açıklama BoyutBiçim 
240587.pdf1.72 MBAdobe PDFKüçük resim
Göster/Aç


Bu öğe kapsamında lisanslı Creative Commons License Creative Commons