Bu öğeden alıntı yapmak, öğeye bağlanmak için bu tanımlayıcıyı kullanınız: http://hdl.handle.net/11452/4646
Başlık: Yüzeyel mikozlarda etken ve tedavi ile ilişkisi
Diğer Başlıklar: Relationship between agent and treatment in superficial mycoses
Yazarlar: Alpakut, Şebnem
Uludağ Üniversitesi / Tıp Fakültesi/Dermatoloji Anabilim Dalı.
Anahtar kelimeler: Dermatoloji
Dermatology
Deri hastalıkları
Skin diseases
Mantar hastalıkları
Mycoses
Mantarlar
Fungi
Yayın Tarihi: 1995
Yayıncı: Uludağ Üniversitesi
Atıf: Alpakut, Ş. (1995). Yüzeyel mikozlarda etken ve tedavi ile ilişkisi. Yayınlanmamış uzmanlık tezi. Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi.
Özet: Klinik olarak ve direkt mikroskopik yöntemde mantar sap tadığımız, 17-65 yaş grubunda, 92 erkek, 48 kadın toplam 140 yüzeyel mikozlu hastanın kültürleri alınarak, 94' üne topikal oksikonazol, 24' üne topikal tiokonazol, 19' una topikal oksiko- nazol+sistemik terbinafin, 30 'una topikal oksikonazol+sistemik itrakonazol tedavisi sonunda klinik ve mikolojik incelemeler yapılarak değerlendirildi. Y.M. hastaların % 69.3'ü T. pedis, % 28 'i T. inguinalis, % 14'ü T. korporis, % 6'sı T. marnım idi. Kültürlerde mantar üreme oranı % 65.6 olup, mantar türlerine göre Tr. rubrum % 22.3, Tr. mentagrof ites % 15.3 kandi- da % 10.8, Tr. tonsurans % 7, Tr. violaceum % 5.1, E. floccosum % 2.6, M. canis % 2.6 oranlarında dağılım gösterdi ve yerleşim yerlerine göre üreyen mantar türleri arasında bir fark saptanmadı. Topikal oksikonazol uygulanan hastalarda T. inguinalis ve T. manum'lu klinik olguların T. pedis'e göre tedaviye daha çok cevap vermesi istatistiksel olarak anlamlı bulundu. Diğer klinik tabloların tedavi bakımından birbirlerine göre farklılığı bulunmadı. 3 haftalık tedavi sonunda % 35.7 oranında şifa-69- % 61.9 iyileşme, % 2.4 oranında etkisizlik saptandı. Topikal oksikonazol uygulanan hastalarda etkenlerin yerleşim yerlerine göre verdikleri cevap incelendiğinde, Tr. mentagrofites üreyen ve üreme olmayan grupta T.inguinalis'deki şifa oranı T. pedis' e göre yüksek bulundu. Oksikonazol grubunda, saptanan etkenlerin tedaviye ver dikleri cevap sıklık oranlarına göre; Tr. violaceum % 80, Tr. tonsurans % 60, M. canis % 50, Tr. mentagrof ites % 41.2, E. floccosum % 33.3, kandida % 25, Tr. rubrum % 21 şeklinde sıra lanmaktadır, üremeyenlerde şifa oranı % 32 olup, istatistiksel olarak etkenlerin tedaviye cevapları arasında bir fark saptanmamıştır. Topikal tiokonazol uygulanan hastalarda 3. hafta sonunda elde edilen sonuçlar % 62.5 oranında şifa, %33.3 iyileşme, % 4.2 etkisiz şeklinde saptandı, üretilen etkenlerin tedaviye verdikleri cevaplar arasında istatistiksel bir fark bulunmamakla beraber şifa oranları halinde; M. canis, Tr. violaceum, E. floccosum, Tr. mentagrof ites için % 100, Tr. rubrum % 60, Tr. tonsurans % 50 olup, üremeyenlerde % 54.5 oranında sıralanmaktadır. Topikal oksikonazol + sistemik terbinafin tedavisi ile elde ettiğimiz sonuçlar % 15.8 oranında şifa, % 78.9 iyileşme, % 5.3 etkisiz şeklindedir. Saptanan etkenler Tr. rubrum ve kandida olup, Tr. rubrum' un şifa oranı % 37.5 iken, kandida '- da şifa gözlenmedi. Topikal oksikonazol+sistemik itrakonazol tedavisi ile elde ettiğimiz sonuçlar % 26.7 oranında şifa, % 66.7 oranında iyileşme, % 6.6 oranında etkisiz şeklindedir, üreyen etkenle--70- rin tedaviye verdikleri cevaplar arasında üremeyen gruptaki iyileşmenin, Tr. rubrum'a göre daha yüksek olduğu gözlenmiştir. Mantar türlerinin 4 ayrı antifungal tedaviye verdikleri cevap incelendiğinde üremeyen grupta; Tiokonazol, Oksikonazol+ Terbinafin ve Oksikonazol+itraspor 'a göre daha etkili bulunmuştur. Mantar türlerinin tedaviye verdikleri cevap genel olarak incelendiğinde Tr. violaceum'un Tr. rubrum ve kandidaya göre tedaviye daha iyi cevap verdiği saptanmıştır. Tedavilerin birbirlerine göre etkinlikleri incelendiğinde Tiokonazol; Oksikonazol, Oksikonazol + Terbinafin ve Oksiko- nazol + itrakonazol 'e göre daha etkili bulunmuştur. Antifungal tedavilerin klinik formlara göre etkisi ince lendiğinde T. pedisli hastalarda Tiokonazol, Oksikonazol + Ter- binafine göre etkili bulunmuştur. T. pedisin tedaviye en zor cevap veren klinik form olduğu saptanmıştır. id reaksiyonlu hastaların çoğunluğunun T. pedis grubunda yer aldığı gözlenmiş ve en sık üreyen etkenin Tr. rubrum olduğu saptanmıştır. id reaksiyonlu hastalarda saptanan Tr. rubrum' un üreme yen gruba göre tedaviye daha çok cevap verdiği gözlendi. Bu grup hastalara verilen tedavilerin birbirlerine göre etkinlikleri farklı bulunmadı. Tedavi süresince topikal ilaçlara karşı yan etki gözlenmedi. Terbinafin alan 1 hastada ürtiker, itrakonazol alan 1 hastada, bulantı, kusma, görme bozuklukları oluştu, çalışma dışı bırakıldılar.
URI: http://hdl.handle.net/11452/4646
Koleksiyonlarda Görünür:Tıpta Uzmanlık / Specialization in Medicine

Bu öğenin dosyaları:
Dosya Açıklama BoyutBiçim 
040399.pdf
  A kadar 2099-12-31
3.62 MBAdobe PDFGöster/Aç Bir kopya isteyin


Bu öğe kapsamında lisanslı Creative Commons License Creative Commons