Bu öğeden alıntı yapmak, öğeye bağlanmak için bu tanımlayıcıyı kullanınız:
http://hdl.handle.net/11452/5177
Başlık: | Kırsal kalkınma planlaması; Bursa ili Keles ilçesi örneği |
Diğer Başlıklar: | Rural development planning; a case of Keles county, Bursa |
Yazarlar: | Yavuz, Orhan Gürbüz, İ. Bülent Uludağ Üniversitesi/Fen Bilimleri Enstitüsü/Tarım Ekonomisi Anabilim Dalı. |
Anahtar kelimeler: | Kalkınma Bölgesel gelişme Kırsal kalkınma Tarımsal yapı Development Regional development Rural development Agricultural structure |
Yayın Tarihi: | 27-Mar-2001 |
Yayıncı: | Uludağ Üniversitesi |
Atıf: | Gürbüz, İ. B. (2001). Kırsal kalkınma planlaması; Bursa ili Keles ilçesi örneği. Yayınlanmamış doktora tezi. Uludağ Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü. |
Özet: | Tarihsel süreç içerisinde ekonominin doğası gereği, gerek ülkeler arasında gerekse ülkenin kendi içinde bir takım dengesizlikler oluşmuş ve oluşmaktadır. Ancak bu süreç içerisinde ortaya çıkan bölgeler arası dengesizlik büyüme uzun vadede kaynakların etkin kullanımım olumsuz şekilde etkileyerek, sosyal ve ekonomik sorunlara yol açmaktadır. Kırsal kalkınma, temelinde kır ile kent arasındaki alt yapı, ekonomik, sosyal, siyasal ve kültürel farklılıkların dengeye kavuşturulmasını, kırsal nüfusu yerinde kalkındırmayı amaçlayan bir yaklaşımdır. Kırsal kalkınmada makro projeler yanında mikro projelere de yer verilmektedir. Kalkınmada, amaç genel olarak halkın yaşam standardının yükseltilmesidir. Sosyo ekonomik yönden gelişme, mikro düzeyde projelerin başarı şansları ile yakından ilgilidir. Kalkınma için yapılması istenen faaliyetlerin ekonomik anlamda karlılığı için mikro projelerin iyi bir şekilde, hazırlanması ve uygulanması gerekmektedir. Türkiye’de bugüne kadar uygulanan ve tamamlanan 3 kırsal kalkınma projesi beklenen başarıyı sağlayamamıştır. Uygulanan proje ile makro hedefler arasında uyumun sağlanması ve mevcut olanakların daha iyi değerlendirilmesini sağlayan bölgesel ihmal edildiği projelerde net başarı ölçülememiştir. Bu projelerle, uygulama bölgelerinden bölge dışına olan göçlerin hızının düşürülmesi de hedeflenmiştir. Ancak proje hazırlama, planlama ve uygulama aşamalarında yerel halkın istek, gereksinim ve katılımı dikkate alınmadığı için bölge dışı göçler de sürmüştür. Projelerde genel olarak tarımsal faaliyetin üretim yönü ele alınmış, ürün değerlendirme ve pazarlama yönü göz ardı edilmiştir. Projelerde dikkati çeken bir diğer önemli nokta da, projelerde tavandan tabana, diğer bir ifade ile Dünya Bankasının pek çok gelişmekte olan ülke için hazırlamış olduğu standart, tek tip, şablon projelerin bölgeye uyarlanması gibi yanlış yaklaşımlar izlenmiştir. Ülkemizde uygulanan Kırsal Kalkınma Projelerinde, tarımsal yapıyı iyileştirecek uygulamalara yer verilmediği gibi, Toprak ve Tarım Reformunun uygulandığı bölgelerde Kırsal Kalkınma Projeleri uygulanmamıştır. Kırsal kalkınma sadece tarımsal kalkınma olmayıp, diğer sektörleri de kapsamına alan çok yönlü bir yaklaşımı gerektirmesine karşın, ülkemizde sadece tarımsal kalkınma olarak algılanmıştır. Bursa ilinin merkez ilçe ile birlikte toplam 15 ilçesi bulunmaktadır. 4 ilçe dışında, diğer ilçeler toprağın verimli, iklim koşullarının getirmiş olduğu avantajlardan dolayı, tarımsal gelir açısından Türkiye’nin önde gelen üreticilerine sahiptir. Araştırma alanı Keleş, Bursa’mn en geri kalmış ilçesi durumundadır. Araştırmada 18 köyde saha araştırmasında bulunulmuştur. Araştırma sonuçlarına göre, ailelerde mevcut işgücü varlığının %34.1 ’inin kullanılmadığı bulunmuştur. Araştırmadaki hesaplamalara göre en alt gelir grubundaki ortalama gelirle en yüksek gelir basamağında bulunan ailelerin ortalama gelirleri arasında 24 kat fark bulunmaktadır. Keleş’in en büyük sorunu ulaşım olarak gözükmektedir. Bölgeden göçün önlenmesi için ekonominin canlandırılması, yeni iş alanları açılması gerekmektedir. Throughout the historical period, as a requirement of the nature of economy, some disequlibrium had occurred and keep occurring both in intemational and national level. However, the growth in the unbalances between regions that appeared during this period causes social and economic problems by negatively inducing the efficient usage of resources, in the long term. Rural development is an approach aiming to achieve a balance between rural areas and urban areas with respect to infrastructural, economic, social, political and cultural disparities and to develop rural population in their own location. In rural development, macro projects take place as well as micro projects. The aim of development is generally upgrading the life Standard of the community. Progress in the socio-economic objective is closely related to the chance of success of micro-level project. For the economic profitability of the activities wanted for development, vvell preparation and implementation of the micro projects is required. In Turkey, three rural development projects applied and completed until today could not achieve the expected success. The net success could not be measured in the projects where regional planning, which provides the harmony between the project applied and macro targets and the utilisation of existing opportunities, was neglected. By these projects, a decline in the rate of immigrations from the implementation regions was aimed as well. However these immigrations kept remaining as a consequence of not taking the wishes, needs and participation of the local population into consideraiion. In the projects, it was generally dealt with the productive aspect of agricultural activities while product evaluation and marketing aspects were ignored. Another important point of the projects is that, from minimum to maximum, wrong procedures, such as the adaptation of the Standard, mono-type, pattem projects to the region which were prepared by the World Bank for many developing countries. In the rural development projects applied in our country, implementations to improve the agricultural structure were not given place and these projects were not implemented to regions where the Land and Agricultural Reform was applied. Besides, while rural development does not only mean agricultural development but also requires a multi-way approach including other sectors, it has always been considered as only agricultural development in our country. Bursa province is consisted of fifteen districts including the city centre. Apart from four districts, the other districts have Turkey’s leading producers with respect to agricultural income. by the help of the advantages of the climate and fertile lands. Research area is the poorest part of Bursa province. The interviews were held in 18 villages 34.1% of the labour is not being used in the household. The average income difference between lowest income group and highest income group in the households were 24 times. Transportation which cause the migration is the main problem of the area. Therefore new economic activities has to be introduce in the research area. |
URI: | http://hdl.handle.net/11452/5177 |
Koleksiyonlarda Görünür: | Fen Bilimleri Doktora Tezleri / PhD Dissertations |
Bu öğenin dosyaları:
Dosya | Açıklama | Boyut | Biçim | |
---|---|---|---|---|
109694.pdf | 12.37 MB | Adobe PDF | Göster/Aç |
Bu öğe kapsamında lisanslı Creative Commons License