Bu öğeden alıntı yapmak, öğeye bağlanmak için bu tanımlayıcıyı kullanınız: http://hdl.handle.net/11452/23322
Başlık: İbn Rüşd felsefesinde akılcılığın boyutları
Diğer Başlıklar: Dimensions of rationality in the philosofy of İbn Rushd
Yazarlar: Peker, Hidayet
Bek, Abdulvasi
Bursa Uludağ Üniversitesi/Sosyal Bilimler Enstitüsü/Felsefe ve Din Bilimleri Anabilim Dalı/İslam Felsefesi Bilim Dalı.
0000-0002-4908-3148
Anahtar kelimeler: İslam felsefesi
İbn Rüşd
Nefs
Aklın boyutları
Felsefe din ilişkisi
Islamic philosophy
Self-containment
Frames of mind
Relationship of the religion and philosophy
Yayın Tarihi: 25-Ağu-2021
Yayıncı: Bursa Uludağ Üniversitesi
Atıf: Bek, A. (2021). İbn Rüşd felsefesinde akılcılığın boyutları. Yayınlanmamış yüksek lisans tezi. Bursa Uludağ Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü.
Özet: İslam düşüncesinin Meşşâi ekolu içerisinde yer alan İbn Rüşd, hem doğu hem de batı dünyasına düşünce bakımından önemli etkiler yapmıştır. İbn Rüşd, İslam’ın akla önem verdiğini, din ve felsefe arasında herhangi bir çatışmanın olmadığını ileri sürmüştür. Filozof taklidi imanın yerine tahkiki imanı, bilerek, araştırılarak inanmanın daha üstün olduğu ileri sürmektedir. Ona göre insanı düşünmeye, akıl yürütmeye ve araştırmaya yönelten kaynak ise şüphesiz ilahi kitap olan Kur’an’dır. Özellikle Gazâli ile hakikat, felsefe ve akıl gibi konularda girdiği tartışmalar sonucu kendine İslam düşüncesinde önemli yer edinmiştir. Aristoteles’in eserlerine yazdığı şerhlerde Ortaçağ batı düşüncesinde uzun bir zaman etkisini devam ettirmiştir. Batı dünyasında kilise tarafından eserleri yasaklanmış ve adeta unutulmaya yol tutmuş olan Aristoteles’in eserini yeniden onlara tanıtmış ve onlara şerhler yazarak yeniden felsefeyle tanışmalarına öncülük yapmıştır. Filozof, din ile felsefenin çatışmadığını eserlerinde açıklamaya çalışmıştır. Ona göre din ile felsefe kardeştir. Birbirleriyle çatışmaz, aksine birbirini destekler niteliktedir. İbn Rüşd’ün düşüncesinde akıl kavramı önemli bir yere sahiptir. İnsanın yaratılışı gereği diğer varlıklardan üstün olmasını sağlayan gücün “akıl” olduğunu ileri sürerek konuyu nefs üzerinden açıklamaya çalışmaktadır.
İbn Rüşd, who has a place in the Meşşâi school of the İslam, has affected the frame of mind not only the eastern but also the western world. İbn Rüşd claimed that İslam values the mind and there is no conflict between religion and philosophy. Phlilosopher claimed that genuine faith which is believed by researching is greater than mimicking. According to him, the holy book kur'an is doubtless the source which leads people to research and think. Especially the debates that he had with Gazâli about truth, philosophy and mind led him having a place in İslamic thought. Aristotales's explanations to his own masterpieces led eastern thoughts in the middle ages for a while.Aristotales's masterpieces were forbidden by the church and were left to fade away, when İbn Rüşd introduced and wrote explanations to Aristotales's masterpieces in order to unite them with philosophy. Philosopher, tried to explain that the religion and philosophy do not conflict. According to him religion and philosophy are siblings. They do not conflict with each other, in contrary they support each other. In İbn Rüşd's mind, concept of mind has an important place. He concludes that the mind is a distinguisher from other species by birth and tries to explain the subject with selfcontainment.
URI: http://hdl.handle.net/11452/23322
Koleksiyonlarda Görünür:Sosyal Bilimler Yüksek Lisans Tezleri / Master Degree

Bu öğenin dosyaları:
Dosya Açıklama BoyutBiçim 
Abdulvasi_BEK.pdf1.24 MBAdobe PDFKüçük resim
Göster/Aç


Bu öğe kapsamında lisanslı Creative Commons License Creative Commons